Sağlık Bakanı’ndan Sahte Alkol Zehirlenmesine Tepki

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, İstanbul ve Ankara'da uydurma alkol zehirlenmesinden yaşanan ölümlere ait, "Bunu yapanın insanlıktan nasibini almadığını düşünüyorum. Bu durum, teamülen insanı katletmek" dedi.

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, bakanlık binasında sıhhat konusunda haberciliğin gelişimine katkı sağlamak ve kamuoyunun hakikat sıhhat bilgilerine erişimini güçlendirmek gayesiyle düzenlenen Sıhhat Muhabirliği Eğitim Programı'na katıldı. Burada konuşan Memişoğlu, aile hekimliğinin en kıymetli sıhhat hizmeti adımlarından bir tanesi olduğunu tabir ederek, "Mevzuat manasında aile hekimliklerine kendi nüfuslarına ilişkin sıhhat sorumluluğunu taşıma zorunluluğunu getirdik. Bunları maaş olarak da kesmedik. Şayet kendi nüfusu bir evvelki periyoda nazaran daha az hastalanırsa, daha az ilaç gereksinimi duyarsa ona ek bir teşvik ödemesi yaptık. Şu anda sahiden 1,5 milyon insanımızın kronik hastalığını aile tabipleri sayesinde teşhis ettik ve kendimizi daha hastalık ilerlemeden bunları denetim edip, takip eder hale getirdik" dedi.

"Randevu bekleme oranlarımızı yüzde 60 oranında azalttık"

Sağlıklı Hayat Merkezlerini ön plana çıkarmaya çalıştıklarının altını çizen Memişoğlu, " Türkiye'de şu anda 300'e yakın Sağlıklı Hayat Merkezi var. Diyetisyeninden fizyoterapistine, diş doktorundan sosyoloğuna, çocuk gelişimcisine kadar orada bütün insanlara hizmet veriyor ve büsbütün fiyatsız. Kanser taramaları; göğüs kanserinden rahim kanserine, bağırsak kanserine kadar hepsi fiyatsız taranabilir halde alt yapımızda. ve bu temelinde baktığımız vakit, bunları tıpkı vakitte da hastanelerimizle eşleştiriyoruz. Bugün aile hekimliğine gittiğiniz vakit sahiden hastalıkla ilgili bir gereksiniminiz varsa ikinci ve üçüncü basamağa, kendi nüfusuna hastaneden randevu alır hale getirmiş durumdayız. ve bunların birbiriyle haberleşmesini de artık sağlama evresindeyiz. Şunu bilin ki öncelikli amacımız gözetici hekimlik. Randevu bekleme oranlarımızı yüzde 60 oranında azaltmış durumdayız" diye konuştu.

"Çalışmalarımızdan bir tanesi ödeme sistemiyle ilgili"

Özel hastanelerle ilgili mevzuat değişikliğine gidildiğini hatırlatan Bakan Memişoğlu, "Ayaktan teşhis tedavi mevzuatımızı revize ediyoruz. Sıhhat meslek mensuplarının tanımlaması yaklaşık 12 yıl evvel yapılmıştı. Onların da özel olarak nasıl çalışacağı için bir mevzuat çalışması yapıyoruz. Yani fizyoterapistler olsun, diyetisyenler olsun, psikologlar olsun özel olarak nasıl sıhhat hizmeti vereceği konusunda da bir mevzuatsal çalışma içindeyiz. Temel en büyük çalışmalarımızdan bir tanesi inşallah ödeme sistemleriyle ilgili de daima bir arada Hazine ve Maliye Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bir çalışma içinde olacağız" tabirlerini kullandı.

Memişoğlu, açıklamalarının akabinde basın mensuplarının sorularını cevapladı.

"Yeni yönetmelikle estetik uygulamalarına yetkili olmayan insanların çok daha düzgün denetim edilmesini sağlatacağız"

Bir gazetecinin medikal estetik uygulamalarına yönelik hazırlanan yeni yönetmelikte çalışmaların ne durumda olduğunu sorması üzerine Memişoğlu, "Hekimlerin ne yapabileceği kendi eğitim müfredatlarımızda var, tıpkı vakitte uzmanlık eğitimiyle ilgili de Tıpta Uzmanlık Heyetimiz var. Onlar da uzmanların eğitim müfredatlarını, ne yapabilecekleri konusunda tanımlamaları yapılıyor. Bu estetikle ilgili düzenlemede şunu yapıyoruz; kimi branşlar haricinde, sertifikalı birkaç tabip kümesi haricinde bunu yapamaz haldeydiler. Nedir? Botoks üzere uygulamalar. Doğal ki ileri uygulamaları, uzmanlık gerektiren uygulamaları ilgili uzmanlık meslek mensupları yapacaktır lakin kolay uygulamalarla ilgili geçmişte sertifikasyon yapılarak bunun verilebildiği üzere bir çalışma içindeyiz. Tıpta Uzmanlık Şurasında üniversitelerden, diş hekimliğinden ve bizden uzmanlar var. Bu bütün sıhhatle ilgili uzmanlık eğitimini organize eden bir konsey. Bu şurada şayet ilgili branşa 'Tamam, bunu siz uygulayabilirsiniz' denirse bunları yapabilir hale gelecekler. Biz de sertifikasyon programlarını ilgili derneklerle, ilgili hocalarla oluşturup bunların kolay olanlarını, uzmanlık gerektirmeyenleri sertifiye edip uygulanabilir hale getireceğiz. Şayet siz az bir kümeye bu inisiyatifi verirseniz merdiven altı artıyor, denetim sistemleri bozuluyor. Onun için biz bunu denetimli hale getirip, bu yanlış uygulamaları yahut buna yetkisi olmayan insanların da çok daha güzel denetim edilmesini sağlatacağız" yanıtını verdi.

"Son iş bırakma aksiyonuna aile doktorlarımızın yüzde 80'i katılmadı"

Bir gazetecinin yürürlüğe giren Aile Hekimliği Performans ve Ödeme Yönetmeliği'nin akabinde birtakım aile doktorlarının 14 Mart Tıp Bayramı'nda iş bırakma aksiyonu gerçekleştirdiğini sorması üzerine Bakan Memişoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Son iş bırakma hareketinde aile doktorlarımızın yüzde 80'i bu uygulamaya ve iş bırakmaya dahil olmadılar, dezenformasyona inanmadılar. Biz natürel ki eleştirileceğiz, alışılmış ki kimileri reaksiyon duyacaktır. Biz tabiplerin reaksiyon duymaması için uğraşıyoruz fakat hekimlik mesleğini nitekim içine sindirmiş doktorlarımıza şunu ileti olarak vermek istiyorum; biz hekimlik mesleğini gönülden yapan, bu mesleğin etik kıymetlerine sahip olan her doktorun çok bedelli olduğunu biliyoruz, onları destekliyoruz. Bilhassa şunu söylüyorum, benim için hekimlik mesleği çok pahalı bir meslek kümesidir."

"Bu durum, teamülen insanı katletmek"

İstanbul ve Ankara'da düzmece alkole bağlı ölümlere dair eczanelerde ilaç üretimine ait aşikâr ölçü kullanılan etil alkolün kontrolüne ait soruyu da cevaplayan Memişoğlu, "Sadece eczanelerde değil, ilaç depolarında da, üretim merkezlerinde de aslında o aşikâr ölçülerde oluyor. Bunu yapanın insanlıktan nasibini almadığını düşünüyorum. Bir insanın hayatını tehdit edecek bir gelirin kendisine yararı nasıl olur diye insan düşünüyor. Bu durum, teamülen insanı katletmek" dedi. - ANKARA